16 Haziran 2011 Perşembe

Young Folks 2011: Tristan, Menajerine Söyle Paraya Kıyıp Seni Bir Uzun Adam Kampına Yazdırsın


Texas, Fr.
6' 9'', PF/C
Brampton, Ontario (1991)

Şu Texas'ın çaylaklarına bir bakalım deyip -yanılmıyorsam Kasım ayındaki Illinois maçıydı- kuruyemişimi, maden suyumu alıp başladım maçı izlemeye. İlk yarının ortalarına doğru Twitter'da 'gördüğümü sen de görüyor musun' dalgası başladı. Liseden gelirken tembel diye lanse edilen oyuncu bu maçta tazı gibi koşuyor, topa basıyor, rakibi ısırıyor, bir orada bir burada. Olacak şey değil sevgili Serhat! Tristan Thompson o maçı 20-7-4-5-3'le tamamladı ve radarıma kuvvetli bir giriş yaptı. Peki sene boyunca ne gördük, cevaplar aşağıda. (Hocam midtermde de aynı soruları sormuştunuz?)

1- Yüzü dönük top aldığında şut tehdidi yaratır mı?

1 metreden sonrası Tristan için uzak mesafe sayılıyor. Örneğin serbest atış yüzdesi %48 civarında. Bu demektir ki gelecekte de takır takır pick and pop falan oynaması hayal. Modern basketbolda böyle 4 numara olmaz Güntekin!

2- Elleri yumuşak mı? Dışarıda boş kalsam beni topla buluşturur mu?

Hücumda en çok ikili sıkıştırmalar karşısında zorlansa da boş adamı bulmaktan ziyade genelde zorlamayı tercih eden bir görüntü çizdi. (AST/POS: 0.10, AST/FGA: 0.14... İkisi de bir uzuna göre ortalama diyebileceğimiz rakamlar.) Öyle yüksek posta çekip oyun kurduramazsınız belki ama temel pasları yapar.

3- Alçak postta topla buluşsa nefeslerimizi tutar mıyız?

Alçak post hareketleri genelde bodoslama tabir ettiğimiz, içeri yüklenerek ya faul alma ya da rakibe fiziki üstünlük sağlayarak potaya sokma üzerine kurulu. Sola giderken topu iki kez yere vurup attığı 'stop cemşat' genelde potadan sert bir şekilde geri sekiyor. "Hah, işte bu NBA'de çok tehlikeli olur" diyebileceğim bir hareketi yok. Genelde takım arkadaşlarının ona pozisyon hazırlaması gerekiyor. Pick and rolllarda hızı ve gücü sayesinde fena değil. Onun dışında ya 'lob pas'larla ya da alley-ooplarla pozisyon hazırlamanız lazım. Alçak postta top indireyim, arkama yaslanıp seyredeyim diyemezsiniz. Bu sene 1-2 go-to-move geliştirebilseydi iyiydi İsmet Abi.


4- Laga luga yapma da, bana savunmadan haber ver.

En cazip özelliği pota altını çok iyi savunabilmesi. Savunmasıyla NCAA turnuvasında Derrick Williams'a çok zor anlar yaşatmıştı ancak son saniyede Williams o mucizevi turnikeyle Texas'ı elemişti. Muhtemelen seneye drafta girecek olan Perry Jones'u da 2/6 isabetle 9 sayıda tutmuştu ve diğer sahada da 19 sayı-13 ribaundluk performansla maçı kazandıran oyuncu olmuştu. Tristan'ın şu an NBA seviyesinde diyebileceğim nadir özelliklerinden biri savunması. Bir diğeri de hemen alttaki soruyla bağlantılı: Atletizm.

5- Uçar mı kaçar mı?

En üst seviye atlet değil ama kesinlikle ortalamanın üzerinde bir atlet. Hücumunun önemli bir bölümü hücum ribaundlarından (maç başına 3.8 gibi hayvani bir ortalaması var), alley-ooplardan, hızlı hücumlardan ve ortadaki topları kovalamasından geliyor. Hızı ve atletizmi sayesinde faul çizgisine çok sık gidiyor. (FTA/POS: 0.60, FTA/FGA: 0.83... Korkunç rakamlardan bahsediyorsun.) Ama faul atışlarında pek başarılı olmadığını söylemiştik.

Video: Tristan Thompson in Sport Science (Tırıvırı program ama eğlenceli.)

6- Ölçümleri ne alemde?

Boyu bir 4 numara için bile biraz kısa, 6' 9'' biraz altında ölçüldü. Klasik bir 4-5 tweener vakasıyla karşı karşıyayız. 4 numara gibi gerektiğinde potadan uzaklaşamıyor ama pivot gibi de savunma ribaundu çekemiyor. Hele ki guardların bile kendi boyunda olduğu NBA'de işi daha da zor. Net bir pozisyonu olmaması güvenilir bir ilk beş oyuncusu olmasını zorlaştıracak.

7- Nisan Mayıs ayları gevşer gönül yayları...

Yürekli oyuncu benim mock draftımda otomatikman birkaç basamak atlar. Yazının girişinde de ilk dikkatimi çeken özelliğinin bu olduğundan bahsetmiştim. Demek ki daha bugünden NBA'de geçer akçe olacak 4 özelliği var: Üst düzey savunma, atletizm, hustle ve devamlı faul yaptırabilmesi. Bu kombinasyon benim gözümde Tristan'ı her draftta bulabileceğiniz standart 2-3 numaraların önüne koymaya yetiyor. Özellikle böylesine zayıf bir (bunu illa her yazıda belirtmemiz gerekiyor) draftta ben bu kumarı oynarım arkadaş!


8- Kristal Küre

Benim asıl ilgimi çeken soru şu: Tristan Thompson bu drafttaki Joakim Noah olabilir mi? 'Baktığınız zaman' Noah'nın Florida'daki ilk senesinde gösterdiği performans faciaydı. Hatta bazı scoutların "Bundan NBA oyuncusu falan olmaz" dediğini de hatırlıyorum. Ancak Noah, Kanadalı'nın aksine okula döndü, hücumunu geliştirdi, NCAA kupasını kazandı, ondan sonra NBA'e gitti. (Tabi Tristan'ın aksine boyu da 5 numaraya uygun.) Tristan da böyle bir yol izleyebilir miydi? Aslında bir sene daha kalsa kendisi için ideal bir ortam oluşabilirdi, çünkü Texas tüm ilk beşini kaybetti. Büyük ihtimalle 35 dakika civarı oynayıp hücumunu geliştirmeye odaklanabilirdi. Üstelik mecburi yeniden yapılanmaya gidildiği için, kazanma baskısı da o kadar fazla olmayacaktı. Çaylak sezonunda alacağı kısıtlı dakikalardan daha değerli olabilirdi. Ancak kendisinden yukarıda seçilmesi beklenen oyuncuların birer birer drafttan çekilmesi Tristan'a lotarya yolunu açmış oldu.

Demek ki 4 numarayı ve belli bölümlerde 5 numarayı yedekleyecek, benchten gelip savunma sertliği, enerji, hustle getirecek bir oyuncu var elimizde. Bir kere seçen takım Tristan'ın proje olduğunu bilerek seçecek. Henüz 20 yaşında ve NBA'deki rolü hücumdaki gelişimine bağlı. Kristal kürenin tozunu aldıktan sonra gördüğüm tablo şu: 2-3 sene adını pek fazla duymayız, o süre zarfında oyununa orta mesafe 'cemşat' eklerse benchten gelip tribünleri coşturan oyuncu olur. Yok eğer kazma gelir kazma giderse, sonu Pops Mensah-Bonsu'ya benzer. Dediğim gibi, fiziksel mücadele olarak Williams'a, Morris Kardeşler'e, Perry Jones'a bariz üstünlük kurmuş bir adamı her zaman bulabileceğiniz 2-3 numaralara tercih ederim.

1 yorum:

Sheed dedi ki...

tristan'a ben de hoop summit'te vurulmuştum ama texas formasıyla izlediğim ilk maç benim adıma da illinois maçıydı.. hatta doğuş'un son bölümde mccamey'yi kilitlediği bi maçtı.. belki o yüzden adama karşı popüler olmayan sempatimiz.. sen "tobias mı, tristan mı" diye sorduğunda hakaret addettiğimi hatırlıyorum hatta.. sonra o konumunu biraz kaybetti gözümde, bahsettiğin soru işaretleri büyük soru işaretleri gibi gelmeye başladı fakat thompson'ın, morris biraderler'in, burks'ün falan altında olması bana da makul gelmiyor..

Yeni Yazıhane Diyorsak...

Bir yılı geride bıraktığımız gibi soluğu yeni tasarımda aldık. Kubilay Kahveci'nin yeni oyuncakları için buradan yakın. Yazıhan...