3 Mayıs 2009 Pazar

More News from Nowhere #2


Günün Kazananları:
  • FC "Fucking" Barcelona
  • Iker CASILLAS
  • GRAFITE
  • Furkan ALDEMİR
  • Mark ALLEN
  • İbrahim ÜZÜLMEZ
  • Ryan GIGGS

Hepsi ayrı bir yazıyı hak ediyor ama fikstür çok yoğun. Celtics-Bulls Game 7 da varmış. Sporu seven bünyelere Allah kolaylık versin bu hafta sonu.

Furkan Aldemir ve Mark Allen isimlerini bir yere not edelim ama... Daha önce de takdir ediyordum bu çocuğu, büyük de bir beklenti içerisinde olduğumu resmi sitede de belirtmiştim şu yazıda, fakat bugünkü performansı bambaşkaydı... 16 sayı, 16 rebound, 2 blok. Daha önemli bir sayı var: 1992. Bugün onunla birlikte oyunuyla ekrana ekmek banma isteği uyandıran bir diğer isim de Gökper Gen idi aslında, onu atlamışım listede. Özür mektubu falan mı yazsam, ne yapsam...


Grafite-Dzeko ortaklığı Hoffenheim'ı dörtlemeye yetti. Edin Dzeko 13 dakikada hat-trick yaptı, ikilinin toplam gol sayısı da 42 oluverdi bir anda. Maviler de dokuzuncu sıraya kadar indi, orada kalmalarını bekliyorum sezon sonuna kadar... Sezon başında bir ara lafımızı yutar gibi olduk, ama beklediğimiz noktaya indiler. Geriye sadece Kevin Love kehanetimiz kaldı, bakalım o ne olacak? Vedad Ibisevic'in talihsiz sakatlığıyla bozulan kusursuz Ibisevic-Ba ortaklığının götürdüklerini kabul etmeliyiz tabi takımdan. Bundesliga da bu sezon bambaşka, Dortmund ciddi ciddi konuşulmadı sanıyorum ama geri kalan sekiz takım da şampiyonluğun en büyük adayı olarak lanse edildiler farklı dönemlerde... Wolfsburg bu maceranın sonunu getirmek için her şeye sahip, ama son haftalarda stres faktörü devreye girince şampiyonluk için en uygun takım Bayern München olacaktır. Ben yine de çok beğeniyorum Wolfsburg'un bu kadrosunu. Çok seviyorum Felix Magath'ı ve Zvjezdan Misimovic'i. Bir şekilde ödüllendirilmeleri gerekir, bu da şampiyonluk olmalı. Tüm Stuttgart sempatimle kuruyorum bu cümleleri, not düşülsün...


1 Mayıs sabahı uyandım ve yaptığım ilk iş Beşiktaş Dergisi almak oldu, çok da takipçisi değilimdir. Noat Samisa yönlendirdi sağolsun... Her Beşiktaş taraftarının görevidir şu posteri odasına asmak.

Şampiyonluğa sadece 7 puan kaldı United cephesinde. Cristiano Ronaldo'nun dinlendirildiği, Rio Ferdinand'ın sakat olduğu, onların yerine Federico Macheda ve Jonny Evans'ın kadroda yer bulduğu bir maç sıkıntılı olabilirdi. Ancak Middlesbrough bu sezon düşmeyi en çok hak eden takımlardan biri belki de, önlerindeki fikstür de tutunmalarını imkansız kılıyor bana kalırsa. Gareth Southgate deneyini abartmamak onlar için daha hayırlı olurdu, bakalım Tuncay Şanlı orada mı devam edecek? We've only got one player! Pek direnemedi yani Boro, düğümü açan da Galli oldu. Arsenal maçı kritik, Irish uğursuzluğumu kırmak için sabırsızlıkla bekliyorum. Bu sefer olacak...


Mark Allen aslında kaybetti John Higgins karşısında, dün de bahsetmiştik o maçtan. Geri dönüşünü bugünkü seansa da taşıdı aslında. Ancak Higgins'in 16. frameini almasını olabildiğince geciktirmesi lazımdı, yaptığı basit bir hata sonucu çok da kolaylaştırdığı bir masanın avantajını Higgins'e verdi. Higgins karısıyla kavga etmiş olabilir, bir apati hakimdi üstadın üzerinde yarı final süresince. Finalde bu havadan sıyrılacaktır. Sıyrılmalı da. Zira karşısında oldukça formda bir Shaun Murphy olacak. Başarısız evliliğiyle ilgili meseleleri bu turnuvaya aksettirmesi sonucu yuhalanmıştı Murphy The Crucible'da ilk turlarda. Snooker kültürüne ters bir olay, bayağı yankı buldu. Açıkçası daha fazla bilgi vermek isterdim olay hakkında ama kafam karıştı, pek anlamadım İngilizce kaynaktan okurken. Kayınvalidesinin maçını izlemesine izin mi vermemiş, salondan mı çıkarttırmış ne yapmış. Haylaz bir şampiyon! 2005'te kazanmıştı, yine bırakmayacak bence. Ama Higgins karşıdaki de... Şüphesiz çok güzel bir final olacak. Yarı finallerde ön plana çıkan net favoriler vardı, ama burada daha dengeli bir eşleşme söz konusu sanıyorum. İzlemek keyifli olacaktır. Ama turnuvadan en büyük kazanımlar Allen ve Higgins'in elediği Jamie Cope gibi isimler oldu. İkisini de ilk kez izledim ve iyi bir gelecek vaat ettiklerini söyleyebilirim. En azından bana öyle geldi...


Oha maç başlıyor! FC Fucking Barcelona hakkında ne söyleyebilirim ki. Lassana Diarra'nın mütevazı çabaları dışında herhangi bir orta saha direnciyle karşılaşmadıkları sıradan bir La Liga beşlemesi yaşadılar. Evet, arkadaşlarım kulaklık yoluyla uyarıyorlar, maç 6-2 bitmiş. Ben o sırada Murphy-Robertson maçındaydım sanırım. Yine de Real Madrid açısından utanç verici, Iker Casillas ve Raul Gonzalez için üzücü bir manzaraydı. Raul'ün takımını desteklerim El Clasico'da, ama bugün benim desteğimin yeterli olmayacağını bildiğimden pek de ısrarcı olmadım. İlk gol sonrasında bile bir umudum yoktu. Aman banane zaten... Juande Ramos da ilk maçında Camp Nou'daki doğru yaklaşımından uzaklaşmışa benziyordu. "Fark 1 puan" geyiğine fazla kaptırmış heralde kendini. Karşındaki takım Barcelona ve sen o orta sahana rağmen savunmayı o kadar ileri çıkarıyorsan, maç boyu kaleden top çıkarır kalecin de... Ayarlarda da ofsayt kutucuğunun işaretlenmediğinden emin olmak lazımdı maç başında, Juande onu da kontrol etmemiş. Bir kanatta Ramos-Robben, diğer kanatta Heinze-Marcelo ikilisiyle maça çıkmak da Barça'nın sağındaki zaafları düşünmeksizin yanlış duruyordu. Gabriel Heinze ismi baştan yanlış zaten. Real Madrid, Manchester United gibi takımlar değil bu adamın yeri ama hala üst düzey futbolun bir parçası olması hakikaten ilginç. Ancak bu kadar parçası olabiliyor işte sonuçta. Leo Messi, Andres Iniesta, Xavi Hernandez... Gözlerinizden öpüyorum. Thierry Henry... Topsun oğlum!

2 yorum:

Sir Douglas McGiven dedi ki...

cem, İbrahim Üzülmez'in neyini seviyorsunuz abi?

tabi bu soruyu şu anlamda sormadım; 'Nasıl seversiniz abi öyle bir adamı?' Sormamın sebebi cidden merak etmemdir.

şöyle tarafsız bir gözle baktığımda o barcelona galibiyeti zamanlarından sonra da 1-2 sene daha devam eden hırsından bir şey kalmadı geriye. Ha şurada 4-5 maç iyi oynadı mı? Oynadı denebilir ama sezon başında da yaşananlar var. Belki bunlar taraftarlarca gözardı edilebiliyordur.

Saçma sapan açıklamaları da var mesela, komik. R. Carlos transferi sonrasu uzatılan mikrofonlara söyledikleri mesela...

Ha ama efendi adamdır, alayına gider yapmaz. Seçtiği konular saçma da olsa saygılı konuşur. -En azından bir saygısızlığına rastlamadım-

Dediğim gibi tarafsız bir gözle bunları düşününce; 'Ortalama bir futbolcu işte abi' diye düşünüyorum ve Beşiktaş taraftarının; 'Deli gibi sevme' mantığını çıkaramıyorum. Acaba nedir? Nedir?

Irish uğursuzluğunu benimle kıracaksın bebeğim, o manchester karşılaşmasında ben yoktum. Artık varım. Cenabet geliyorum, four leaf clubber.

Svetlin dedi ki...

ben de madde madde gidiyorum o zaman sn. pekdoğru;

dortmund acayip geliyor, aynı bursaspor gibi. şampiyonluk zor olsa da cl'de yeniden görmek güzel olur westfalen'i dopdolu.

mark allen tam dayaklık bi adam, sopayı eksik etmiceksin. tipini ve saçını hiç sevmedim. şampiyon higgins olur bu balı da devam ederse.

united şampiyonluğu aldı gibi zaten, city maçında turlar atarız.

chicago'ya çok üzüldüm.

Yeni Yazıhane Diyorsak...

Bir yılı geride bıraktığımız gibi soluğu yeni tasarımda aldık. Kubilay Kahveci'nin yeni oyuncakları için buradan yakın. Yazıhan...