23 Ağustos 2008 Cumartesi

Hasret Bitiyor


Galatasaray'ın şampiyonluğu ile biten 2007-2008 sezonunun ardından uzun bir ara Turkcell Süper Lig'den ayrı kalmıştık. Tabi ki yaz döneminde heyecan fırtınası şeklinde geçen EURO 2008 ve halen devam etmekte olan Olimpiyatlar'da yaşanan güzel heyecanlar da bu hasrete ilaç gibi geldi. Ligin çekişmesi, ezeli rekabet, şampiyonluk yarışı ve Avrupa Kupaları'ndaki karşılaşmaların tadı çok ayrı ama.


Uzun süren hasret yarın 19:00'da başlayacak Galatasaray-Denizlispor maçıyla sona erecek. Takımlar yeni transferleriyle ve yeni hedeflerle sezona başlayacak yine. Favoriler yine belli, üç büyükler. Hatta Cem'in kızacağını bilsem de mücadelenin yine iki takım arasında geçeceğini düşünüyorum. Gönül ister ki 7-8 takım şampiyonluğa oynasın ama olmuyor işte. Bütçe, taraftar sayıları ve basını kullanma gibi yönlerden çok üst düzey olan büyük kulüpler zirveye oynuyor hep. Gerçi Fransa'yı saymazsak her yerde böyle bu iş. Bu sene lig tabi ki çekişmeli geçecek, biz de bütün heyecanımızla izleyeceğiz elbette ama Avrupa'nın yeri bir başka. Sırf bu yüzden Sivasspor'un elenmesine sevindim. Bildiğiniz üzere alınan puan takım sayısına bölünüyor, ama Sivasspor UEFA Kupası'na katılamadığı için puanlamada yer almayacak. Beşiktaş'ı her ne kadar lig için favori görmesem de UEFA Kupası'nda gruplardan çıkıp 2-3 tur atlayacağını düşünüyorum. Kayserispor da çok sağlam bir takıma rastlamazsa gruplara katılabilir. Grup aşamasında beş takımdan üçü çıktığına göre oldukça şanslılar. 4 maç oynamaları kesin oluyor en azından, iyi puan çıkarabilmeleri çok muhtemel. Bu puan olayına kafamı bu kadar çok takmış olmamın nedeni de ülke puanı nedeniyle Cluj gibi takımların elini kolunu sallayarak Şampiyonlar Ligi'ne katılıyor olması. Bizimkiler ön elemelerle uğraşıp dursunlar...


Lig başlıyor diye yazı yazalım dedik yine Avrupa'yı araya sıkıştırdık. Artık takıntı mı oldu, yoksa huy mu orasını bilemeyeceğim. Ülke puanı olayına değinmeden futbol yazısı yazamaz oldum. Tekrar lige dönecek olursak, üstte de biraz değindiğim gibi geçen yıllardan çok farklı bir sezon beklemiyorum. Fenerbahçe ve Galatasaray kapışır, Beşiktaş da işgüzar yönetimine rağmen şampiyonluk mücadelesine katılır. Benim en fazla merak ettiği takım ise kesinlikle Trabzonspor. Gökhan Ünal, Rigobert Song, Selçuk İnan gibi çok kaliteli oyuncuları kaptılar, gerçi onlarla beraber 20-25 tane daha oyuncu kaptılar da neyse. Öyle bir durumdaki Trabzonspor, bir anda şampiyonluk yarışına da girebilirler, orta sıralarda da kalabilirler. Bir diğer sevindirici olay ise Antalyaspor, Eskişehirspor ve Kocaelispor gibi azımsanmayacak seyirci kitlesine sahip olan kulüplerin tekrar lige dönmesi. Darısı İzmir takımlarının başına.

Umarım en az geçen yılki kadar güzel bir lig olur. Tüm takımlara bol şanslar...

1 yorum:

Sheed dedi ki...

oktay, tahrik etmeyelim lütfen =P dediğine katılabilirim, niye kızayım? bunu bu hale getirenler utansın, sadece demirören değil işaret ettiğim.. neyse bi yazı yazarız belki, yorum ekranından olacak gibi değil..

Yeni Yazıhane Diyorsak...

Bir yılı geride bıraktığımız gibi soluğu yeni tasarımda aldık. Kubilay Kahveci'nin yeni oyuncakları için buradan yakın. Yazıhan...