Marcus Brown'dan sonra Efes Pilsen'e gelmiş en yararlı dış oyuncuydu belki de Drew Nicholas. Geçen sezon yaşananları biliyoruz. Eski defterleri tekrar açmak gibi bir amacım yok, ancak probleme baktığımda mağdur bir sporcu ve sözleşmeli oyuncusunun mağduriyetini ortadan kaldıramayan bir kulüp yönetimi görüyorum. Sonrasında yaşananları biliyoruz tabi. Engin Özerhun'a tutuldu mikrofonlar, o da hafiften milliyetçilik damarlarını okşadı. Nicholas, Woods ve Wright Türkiye'yi sevmeyen korkak insanlardı. Onlar bizi sevmiyorsa, biz onları hiç sevmezdik. Peki Andre Hutson? Onu niye seviyoruz ki o zaman?

Neyse, fırsat buldukça Abdi İpekçi'ye de giden bir Efes Pilsen sempatizanı olarak Nicholas'ın bu kadar çabuk harcanmasına çok bozulmuştum. Aynı şekilde basın tarafından üzerine yapıştırılmaya çalışılan etikete de. Belki başarılı olmuştur ve Drew, hiç hak etmediği şekilde alkış yerine ıslıkla karşılanacaktır Abdi İpekçi'de. Bilemeyiz... Neyse, konunun özünden sapmayalım. Abdi İpekçi'de son kez Panathinaikos'a karşı one-man showunu yaparken izlemiştik Drew'u. Panathinaikos, daha önce CSKA'nın sık sık kullandığı yöntemi kullandı Nicholas'ın bu tür performanslarından kurtulmak için. Transfer etti Maryland mezunu shooting guardı. Yararlı olacaktır da kesinlikle. Geçen sene kadrolarında barındırdıkları 3. sınıf ABDli Kennedy Winston'dan fazlasını vereceği kesin. Sarunas Jasikevicius takımda kalırsa, Dimitris Diamantidis'in de varlığında o guard rotasyonunda süre almakta zorlanabilir tabi. Ama ben kendini kabul ettireceğini düşünüyorum. Zaten hala hafızamda Pana önünde 6/7 2 sayı isabeti ve 5/12 3 sayı isabetiyle kaydettiği 29 sayı var. Bunu yapan, bunu da yapar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder