
Aston Villa son yıllardaki formuyla yukarıdaki dörtlüyü zorlama konusunda en çok umut vadeden takımlardan biriydi. Yukarıdaki grubun arasına girebilecek bir takım varsa onun Tottenham olacağı konuşuluyor şu günlerde. Aslında bir transfer sezonunda yapılanlar sonrası ligdeki dengelerin değişmesini beklemek yersiz. Geçen yaz da benzer bir etkiyi Manchester City yaratmıştı, sezona iyi de başladılar ancak Mart ayından sonra Sven-Göran Eriksson'u gören olmadı. Ancak, Tottenham'ın piyasadaki dominasyonu Martin O'Neill'ı tedirgin etmişe benziyor. Kulüp sahibine transfer konusunda baskı yaptığı konuşuluyor. Listesi ise bayağı kabarık.

Atılmış bir imza ise henüz yok. Serbest kalan Olof Mellberg'in Juventus'a gidişi defansta bir transfer gereksinimi doğuruyor. Transferin gözdelerinden Anton Ferdinand, O'Neill'ın en büyük hedefi. Ancak bu transfer için karşılarındaki takım yine Tottenham. Juande Ramos'un para gücü düşünülecek olursa, O'Neill'ın yapacağı en iyi şey Ramos'un daha iyi bir alternatif bulması için dua etmek olur. Gabriel Agbonlahor ve Ashley Young'ın yaptığı büyük sürprize rağmen, Villa hücum hattı için de arayışlar içerisinde. John Carew'un formu 2007'nin gölgesindeydi ve kimseyi tatmin etmedi. Everton'dan Andrew Johnson'ın imzaya en yakın isim olduğu konuşuluyordu düne kadar. Bugünse O'Neill'ın Darren Bent için 18 milyon poundu gözden çıkardığı söylentileri ayyuka çıktı ki, bu transfer olursa çok uzun süre dalga geçerim Villa ile. Eidur Gudjohnsen, ön plana çıkan bir diğer isim. Andrew Johnson'ın ise gelecek sezon Everton'da devam etmesi veya West Ham'e geçmesi bekleniyor.

David Bentley, O'Neill'ın rüyalarını süsleyen adam. Bunu kendisi de deklare etti. Ancak, Bentley'ye ithafen aşk şiiri de yazsa yeterli olmayacaktır. Chelsea, Liverpool, Manchester City ve tabi ki Tottenham. Hepsi, genç yıldız için Paul Ince'in kapısını çalmayı planlıyorlar. Oyuncuyu 13 yaşında ilk keşfedenlerden olan Arsene Wenger'in hiç ilgili olmaması da enteresan. Norwich City'de ve Blackburn Rovers'ta en iyi performanslarını sergilerken Arsenal'ın oyuncusuydu. Tüm bunlara ve U21 Milli Takımı'nda yaptıklarına rağmen 2006'da Wenger, oyuncunun bonservisini de Rovers'a bıraktı. Bakalım Bentley'nin sonu ne olacak? Tek bildiğim çiçeği burnunda menajer Ince'in Bentley ve Roque Santa Cruz konusunda başının çok ağrıyacağı. O'Neill da benzer bir sıkıntıyı Gareth Barry konusunda yaşayabilir. Rafael Benitez'in Barry konusunda niyeti ciddi gibi zira.

Transferinde en çok yol katedilen isimse eski Reading orta sahası Steve Sidwell. Chelsea'de ise 9 numaralı formayı almak dışında pek bir şey yapmadı. Big Phil'in gelişini beklemek istediğini söylemiş Sidwell, bir şans daha kullanmak istiyormuş. Ancak Luiz Felipe Scolari'nin Sidwell'in kalması konusunda çok ısrarcı olacağını düşünmüyorum. Aston Villa'da soluğu alması yakındır bana kalırsa. Thomas Sörensen'in takımdan ayrılması sonrası Man Citeh'den Joe Hart ve Celtic'ten Artur Boruc'un da Villa Park'a gelebileceği söylentiler arasında.

Martin O'Neill'ın ligde söz sahibi olmak istiyorsa kurşunlarını isabetli kullanması lazım. 18 milyon poundu Darren Bent gibi kariyeri düşüşte bir oyuncuya vermek, çok da isabetli sayılmasa gerek. Geçen sezona damga vuran takımlardan biri olarak Luke Moore'un kaybı pek bir şey değiştirmeyecek, Mellberg de yeri doldurulamayacak bir isim değil. Yani henüz hiçbir şey kaybetmiş sayılmazlar. Ancak Bentley gibi gerçekdışı hedeflerdense, Gudjohnsen ve Ferdinand gibi hem oluru olan, hem de takımın ihtiyaçlarıyla paralellik gösteren hedefler edinmeleri daha hayırlı olacaktır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder