3 Haziran 2008 Salı

Grup B - Hırvatistan


Euro 2000'de Hollanda'nın turuncu forması ve beklerinin bile sürekli golü düşündüğü oyun stili futbolseverleri heyecanlandırmıştı. 2004 geldiğinde ise neo-total futbolun gereklerini yerine getirmeye çalışan Çek takımı ile Jörgensen-Rommedahl-Grönkjaer-Tomasson gibi bir hücum hattına sahip Danimarkalılar umutlandıracaktı biz futbol dilencilerini. Bu turnuva öncesi aynı beklentiler Hırvatlar üzerinde yoğunlaştı genel olarak. Öncelikle formaları yine her zamanki gibi çok güzel. Nike'ın beğendiğim tek tasarımı hatta. Aynı zamanda Modric-Petric-Kranjcar üçlüsü, ülkedeki hemen herkes tarafından Boban-Suker-Prosinecki üçlüsüyle kıyaslanıyor. Onların 1998'de yaşattığı mutluluğu yaşatıp yaşatamayacaklarını yalnızca zaman gösterebilir.

Hırvatlar'ın iki ciddi sıkıntısı var turnuva öncesi. Biri, takımın güçlü orta saha ve hücum hattının aksine sakar bir savunmaya sahip olması. Simic-R.Kovac ikilisine güvenen pek kimse yok. Buna rağmen Bilic, her iki oyuncunun da uluslararası arenada iyi maçlar çıkardığını, bu ikiliye olan güveninin tam olduğunu belirtti geçenlerde. Savunma yönünden ziyade hücum yönü ön plana çıkan Srna-Corluka bek ikilisi de stoperleri daha zor durumlara düşürebilir. İkincisi ise Martin Taylor denen, futbolcudan çok kasabı andıran stoperin yol açtığı bir durum. Adı geçen trioya Eduardo'nun da katılımı düşünüldüğünde, 98'deki başarının üstüne çıkılma ihtimali bile mümkün görünüyor.


U21 takımını çalıştırırken, kendini bir anda A takımın başında bulan Bilic'in yaptığı ilk iş Kranjcar, Modric, Rakitic gibi isimleri de yanında taşıması oldu. 98'deki başarıda oyuncu olarak pay sahibiydi Bilic. Başarıya gitmenin neler gerektirdiğini bilen bir futbol adamı olarak, Prso ve Klasnic gibi oyunculara prim tanımadan yeni jenerasyonu takıma adapte işine girişti. Eduardo'nun sakatlığı sonrası Petric'in partneri olarak kimi kullanacağı, savunma güvenliğini sağlamak amacıyla neler yapacağı önemli olacak. Ancak biz futbolseverler için bu takım çok şey vadediyor. Çift ön liberolu, tek forvetli, stoperden bozma beklerle oynayan takımlardan ancak Hırvatistan'ın başarısıyla kurtulabiliriz. Benim düşüncem, Hırvatistan'ın gruptan birinci çıkacağı yönünde, sonrası ise biraz da kura şansıyla ilintili. Ancak A-B Grubu'ndan finale çıkacak takım için büyük dilimi Portekiz&Almanya ikilisine vereceğim. Bugün Avrupa çapında yankı bulan "Önce İngiltere'yi elediler, sırada tüm Avrupa mı var?" sorusuna bağlı oluşan korku, dilerim haklı bir korkudur. Ekose formalarıyla kupayı kaldıran Hırvatlar görmek çok hoş olur, yeni bir Thuram'ın çıkmasını engellemeliler tabi bunun için.

1. Stipe Pletikosa, FC Spartak Moskva
2. Dario Šimić, AC Milan
3. Josip Šimunić, Hertha BSC Berlin
4. Robert Kovač, BV Borussia Dortmund
5. Vedran Ćorluka, Manchester City FC
6. Hrvoje Vejić, FC Schalke 04
7. Ivan Rakitić, FC Schalke 04
8. Ognjen Vukojević, NK Dinamo Zagreb
9. Nikola Kalinić, HNK Hajduk Split
10. Niko Kovač, FC Salzburg
11. Darijo Srna, FC Shakhtar Donetsk
12. Mario Galinović, Panathinaikos FC
13. Nikola Pokrivač, AS Monaco FC
14. Luka Modrić, Tottenham Hotspur FC
15. Dario Knežević, AS Livorno Calcio
16. Jerko Leko, AS Monaco FC
17. Ivan Klasnić, Werder Bremen
18. Ivica Olić, Hamburger SV
19. Niko Kranjčar, Portsmouth FC
20. Igor Budan, Parma FC
21. Mladen Petrić, BV Borussia Dortmund
22. Danijel Pranjić, SC Heerenveen
23. Vedran Runje, RC Lens

Hiç yorum yok:

Yeni Yazıhane Diyorsak...

Bir yılı geride bıraktığımız gibi soluğu yeni tasarımda aldık. Kubilay Kahveci'nin yeni oyuncakları için buradan yakın. Yazıhan...